Yazılarımda ara ara bahsediyorum meditasyon yapın diye ya da bazen meditasyon için öneriler sunuyorum peki ama nedir meditasyon ya da ne demektir tam olarak?
Biz genelde kendimizi sadece zihinden oluşur sanırız, zihnimizle sorunları çözmeye çalışırız ve hepimizin yapısına göre olaylara yaklaşımı vardır. Bazen içimizden bir ses bize yönlendirme verir, yapmasan mı, gitmesen mi der ama biz o sesi pek duymayız ya da duymak istemeyiz. Bir de tabiiki bizi oluşturan ruhumuz vardır, ruhumuz da ilgi ister, aslında içinde ilahi bilgiyi saklar, iç sesimiz bizimle konuşur ve yaşadığımız olaylar sonunda ruhumuz hasta oldu deriz. Çünkü aslında ilgilenmeyiz ruhumuzla pek ona fikrini sormayız, zihin çalışıyordur ne de olsa, ama zihin öğrendiği bilgileri işleyerek çalışır yani bugüne kadar öğrendiği, duyduğu iyi – kötü, olur – olmaz gibi öğretiler, kurallar ve birçok bilgiye göre işlem yapar. Hatta toplum standartlarını da baz alır, bu yaşa geldiysen evlenmiş ve çocuk yapmış olmalısın gibi bilgiler vardır ve bu bilgiler ile hayatını eşleştiremeyince mutsuz olur.
Meditasyon aslında her günün koşturmacasının ardından, kişinin kendi ile yalnız kalıp biraz vakit geçirip iç sesinle konuşmasıdır. Gün nasıl geçti iyi ne yaptın, ne canını sıktı, canını bu gibi birşeye sıkmaya değer miydi? Sonra ise bedeni ve zihni sakin bir moda çekip, sesini yavaşlatıp, biraz daha kalbinizin sesine bakmanızdır. Bunu yaparken de iyi düşünceleri içinize çekip, yaşanan kötü olayları veya kötü düşünceleri kendinizden uzaklaştırmaya niyet edebilirsiniz. Bunu ara ara yaptığınızda iç sesinizin sizi daha iyi yönlendirdiğini ve hayatta daha mutlu ilerlediğinizi görebilirsiniz. Siz iç sesinizi ne kadar dinliyorsunuz?